‘9 Mayıs Dünya Çölyak Günü’ sebebiyle Efeler’de bulunan Uğur Mumcu Parkı’nda Aydın Çölyak ve Glutensiz Beslenme Derneği tarafından farkındalık etkinliği düzenlendi. Efeler Belediyesi’nin iş birliğiyle gerçekleştirilen etkinlikte vatandaşlara çölyak hastalığının ne olduğu hakkında bilgilendirme broşürleri dağıtıldı. Çölyak hastası gençlerin ve çocukların hayatlarını devam ettirebilmelerinin sıkıntılı bir süreç olduğuna dikkat çeken Aydın Çölyak ve Glutensiz Beslenme Derneği Başkanı Nilgün Akçalı; “Çocuklarımızın bu sürece alışabilmeleri sıkıntılı oluyor. Hayatlarından ekmek,bulgur, pizza, makarna, çikolata ve dondurma gibi gıdaları çıkarmaları gerekiyor. Bunları buldukları zaman da fiyatları oldukça pahalı oluyor. Bulmaları çok zor oluyor. Canları istediği zaman değil de daha çok buldukları zaman yemeleri gerektiğini öğretiyoruz” dedi.


“Kanser riskleri 15-20 kat daha fazla”


Çölyaklı çocukların da sağlıklı çocuklarla aynı çizgide olmalarını sağlamak istediklerini vurgulayan Başkan Akçalı; “Diğer sağlıklı çocuklardan bir adım önde olsunlar demiyoruz ama onlarla aynı çizgide dursunlar istiyoruz. Bu yüzden çölyak hastalığının farkında olunmasını istiyoruz. Çölyak bulaşıcı bir hastalık değildir. Yaşam şartlarını olgunlaştırabilirsek daha çok mutlu olacaklar. Çölyaklı çocuklar diyet yaptıkları sürece çok sağlıklıdırlar fakat diyet yapmadıkları zaman normal bir insana göre kansere yakalanma risklerinin 15-20 kat arttığını görüyoruz. Yani bir adım sonrasında onkolojinin kapısında bulabilirler kendilerini” dedi.


“Çok ciddi yaralanıyorlar”


Özellikle okullardaki çölyaklı çocuklara destek olunmasını istediklerini belirten Başkan Akçalı; “Bizim çocuklarımız ne bir doğum gününe gidebiliyorlar ne de bir etkinliğe katılabiliyorlar. Ya çağırılmıyorlar doğum günlerine ya da boş bir sınıflara gönderiliyorlar. Bu da çocuklarımızın psikolojisini çok derinden yaralıyor. Başkalarının çocuklarının psikoloji yaralanmasın derken bizim çocuklarımız gerçekten çok ciddi yaralanıyor. Kızım 17 yaşından sonra çölyak teşhisi konuldu ve ben o zaman beri bir çölyaklı annesi ne demek onu anladım çünkü ben çocuğumun elinden tutup bir simidi paylaşabilmiştim. Parka gidip bir dondurma yiyebilmiştim. Fakat 2 yaşındaki 5 yaşındaki çocuklar bunu yapamıyorlar. Aileler bunu yapamıyorlar. Bunun ne kadar özel bir şey olduğunu kızım 17 yaşına geldiğinde anlamıştım. Çölyak hastalığını her yerde anlatıyoruz ki, bunun ne kadar özel bir şey olduğunu herkes anlasın ve çölyaklıları da anlasın istiyoruz” dedi.

Haber: Uğur Eser






Editör: TE Bilişim